arasına yapıştırın. AdSense kodunuz ANNE BEBEK PORTALI: Hamilelikte Ultrason Kullanımı

11 Ocak 2017 Çarşamba

Hamilelikte Ultrason Kullanımı

Hamilelik boyunca kaç kez ultrason yapılması gerektiği, ultrasonla bebekteki hangi gelişmelerin tespit edilebildiğini biliyor musunuz?

Hamileler kaç kez ultrason yaptırmalı, ultrasonda bebeğin cinsiyeti nasıl anlaşılır, ultrasonla hangi sorunlar tespit edilir, ultrason anne ve bebeğe zarar verir mi, doppler ultrason nedir? 

Anne karnındaki bebeğin cinsiyeti nasıl anlaşılır?

Bebeğin genital bölgesine bakıp da cinsel organını net olarak gördüğümüzde, kız veya erkek deme şansımız yüzde yüzdür. Bazen hamileliğin üçüncü ayının sonunda görebiliriz ama genel olarak cinsiyeti dördüncü ayda söyleriz ki bir yanılgı olmasın. 

Ultrasonda nereye bakmanız gerektiğini biliyorsanız yanılmanız söz konusu değildir. Değişik açılar verip de genital bölgeyi tam olarak görürseniz cinsiyeti atlamanız imkansız. Örneğin, bacak arası açık olan bebek yüzde yüz kız olur. Cinsiyet hamilelik boyunca değişmez. Dördüncü ayda kızdı, sonradan erkek oldu denilmesi ultrasonda yanlış görülmesinden kaynaklanır.

Anne adayları hamilelik boyunca kaç kez ultrason yaptırmalı?

Hamilelikte olmazsa olmaz dediğimiz dört ultrason yapılması gerekiyor: 

  • 6’ncı hafta dolaylarında gebeliğin rahmin içinde olduğunu ve kalp atışlarının olduğunu gösteren ultrason.
  • 12-14’üncü haftalar arasında yapılan, bebeğin artık oluşumunu tamamlamış büyümeye başladığı dönemlerde, kromozom anomalilerinden biri olan mongolizm olup olmadığını anlamak için ense kalınlığını ölçmek amacıyla yapılan ultrason. Bu ultrasonda çok sayıda anomali ekarte edilebiliyor.
  • 22-23’üncü hafta arasında yapılan detaylı ultrason. Bununla bebeğin tüm organlarının incelenmesi mümkün.
  • 32’nci hafta yapılan ultrason bebeğin büyümesinin nasıl olduğunu gösterir. 
Hamileliğin ilk üç ayında ultrasonla hangi sorunlar tespit edilir?

İlk üçüncü ayın sonunda artık bebek oluşum aşamasını tamamladığı için, kafa ve vücut bütünlüğünü; kollar, eller, bacaklar ve ayakları olduğu gibi görebiliyoruz. Dolayısıyla bunlarda olabilecek herhangi bir bozukluk kolayca tespit edilebiliyor. 

Kalp için erken olduğundan, kalp sorunlarını tespit etmek çok zordur bu dönemde. Ama bazı damarsal anomalileri tespit edebiliyoruz. Kafa içindeki oluşumlardan bazıları, böbreğe, mesaneye ait olan sorunlar ile el, kol ve bacağa ait sorunlar çok rahat ekarte edilebiliyor. Özellikle kafa içi oluşumlar, kafa kemiğinin oluşmaması, kafa kemiğinin oluşup kafanın içinin tamamen suyla toplanmış olması ya da beynin dışarıda olması gibi durumlar hayatla bağdaşmayacak anomaliler olduğu için hamileliği sonlandırmak gerekiyor. Diğer karın içi organlarda anomaliler görülürse takip etmek gerekiyor, çünkü bazıları geçici olabiliyor. Mesela idrar torbasının genişlemesi bir ay sonra tamamen normale dönebiliyor. 

Ultrasonun anne ve bebeğe zararı var mı?

25-30 yıl öncesinde kullanılmaya başlanan aletlerle bugünküler arasında epey fark var. Bugüne kadar yapılan çalışmalar sonucunda ultrasonun bir zararı olmadığı yüzde yüz olarak gösterildi. Bazen yanlış anlamalar, söylentiler anne adaylarını tedirgin edebiliyor. Ultrason kesinlikle ışın değil; tamamen ses dalgalarından oluşan efektlerin görüntü olarak karşımıza çıkmasını sağlayan bir alet. 

Üç boyutlu ultrason ile bebekte nelere bakılır?

Son günlerde revaçta olan üç boyutlu ultrasonla, altıncı aydan sonra bebeğin şekillenmiş halini, yüzünü görebiliyor, kime benzediğini anlayabiliyoruz. Ama bunun dışında pek çok anomaliler bu ultrason sayesinde ekarte edilebiliyor. 

Dış yüzey anomalileri, omur kemiğindeki bozukluklar, el, ayak ve bacaktaki şekil bozuklukları rahatlıkla ekarte edilebiliyor. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte son geliştirilen ultrasonlarda beyni incelemek, kalpte herhangi bir sorun olup olmadığını anlamak mümkün hale geldi. 

Doppler ultrasonla bebekte nelere bakılır?

Doppler ultrason, geçen kan akımını ölçerek yapılan bir çalışma türü. Gebeliğin ilk aylarında doppler ultrasonuyla kalp kapakçığından geçen kan akımına bakarak down sendromu olup olmadığı tespit edilebilir. 

İlerleyen gebelik haftasında gebelik zehirlenmesi olup olmadığının tespit edilmesinin yanı sıra bebekte bir büyüme problemi varsa kan akımı ölçülerek bebeğin doğurtulup doğurtulmaması gerektiği kararı alınabilir. 

Doppler ultrasonun en fazla kullanım amacı, plasentadan bebeğe giden kan akımına bakılarak bebeğin gelişiminin iyi ya da kötü olduğunun anlaşılması. Geçen kan akımı giderek kötüleşiyorsa artık o bebeği anne karnında tutmamak lazımdır, ölüme sebep olabilir. Bebeği dışarı çıkartıp dış ortamda büyütmek gerekir. 

Ayrıntılı ultrason ile bebekte hangi sorunlara bakılır?

Tecrübeli bir gözle hemen hemen bütün anomalileri görmek mümkündür. Beyin içinde tümör olup olmadığını görüp bunu ekarte edebiliyoruz. Beynin arka kısmındaki boşlukları ölçüp kafasının içinde su toplama olup olmadığını, beyinciğin normal pozisyonunda olup olmadığını görebiliyoruz. Beyinciğin normal olmaması, omurda bir açıklık olması, bebekte sakatlığa sebep olabilir. Orta beynin düzgün bir şekilde oluşup oluşmadığını görebiliriz. 

Kalbi çok iyi incelemek gerekir ama her zaman bir şey atlanabilir. Örneğin kalp deliklerini tespit etmek her zaman çok kolay değildir. Bir iki milimetrelik delikler çok önemli değildir, kendiliğinden kapanabilir. Daha büyük delikler görülmeyebilir ama bunların ameliyat edilmesi gerekir. 

Ayrıntılı ultrason ile diyaframın sağlam olup olmadığına bakarız. Çünkü bazen doğuştan göğüste fıtıklar olabilir. Mide ve bağırsakların göğüs kafesine gelmesi hayatla bağdaşan bir durum değildir. Midenin sağda ya da solda olup olmadığını inceleriz. Böbreklerde genişleme, çıkışlarında darlık olup olmadığına bakarız. Eller, kollar, bacaklar, ayaklar ve parmakların sayısı, bazı kromozomal anomalilere ait olan parmak bulgularını inceleyerek bebekte bir sorun olup olmadığını ortaya çıkarabiliriz. 








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder